TULİŞİN KURŞUN KALEMİ

Just another WordPress.com site

>YİNE YİNE KABAK YELLERİ…

>
Geçen sezon için Kavak Yelleri,KabakYelleri oldu diye yazmıştım,okumuşsanız hatırlarsınız.Binbir saçmalıkla,mantık hatasıyla doludizgin gidiyordu ve artık kabak tadı vermişken,final yapıp çekilmesi gerekiyordu.
Bu sezon ne gördük?
Deniz hapisten yeni çıkmış kafası traşlı mahkum kılığında geri döndü.Koca Amerika’dan tek bir yarı boş sırt çantasıyla hem de.Sonra Urla meydanına gidip hop diye bizim yeni aşıkları eliyle koymuşcasına buluverdi.
Aslı ise önce çocukluk arkadaşı Deniz’le aşk yaşamışken,şimdi de yine öteki çocukluk arkadaşı Efe ile işi pişirmek üzereydi,Deniz muhabbete turp sıktı tabii.
Bakın bazı geri kafalı insanlardan çok duymuşsunuzdur,şöyle bir iddiaları vardır,
“Kadın kısmıyla erkek kısmı arkadaş olamaz.Ateşle barut yanyana durmaz” deyip dururlar.Hayatın kendisi onlar için haremlik ve selamlıktır.Sırdaş olma,dost olma,arkadaş olma,farklı iki cins arasında asla cereyan edemez.Zaten de böyle duyguların,bu tür şeylerin farkında bile değildirler.Herkesi kötü,herkesi namussuz,uçkursuz,hafif meşreb olarak görürler.
Şimdi bu dizi başta neydi,gençlik,dostluk arkadaşlık dizisi.
Sonra neye döndü.
Mine geldi,Deniz Mine aşkı.
Evet,birinci doğrulama gerçekleşti.
Erkek ve kadın arasında aşk dışında bişey olamaz!
Sonra neler oldu?
Deniz Mine’den ayrıldı,Aslı’ya,yani çocukluk kankasına olan aşkını gördü,Aslı da kankasına aşıktı,ikisi sevgili oldular.
İkinci doğrulama gerçekleşti mi?Evet!
Erkek ve kadın arasında aşk dışında bişey olamaz!
Tabii bu arada ayrıldığı Mine ile arkadaş olarak kalmaya karar vermişken ne oldu?Mine ve Deniz,bir gece aşırı yakınlaşıverdiler ve olan oldu!
Üçüncü doğrulama da gerçekleşti mi?
Erkek ve kadın arasında aşk dışında bişey olmaz!
Sonra Aslı öğrendi,Deniz’ terketti.Bu arada Deniz utancından Amerika’ya kaçtı.Meydan Efe’ye kaldı.”Kuzu,kuzu” diye sevdiği çocukluk kankasına yavaş yavaş aşık olmaya başladı.
Dördüncü doğrulama huzurlarınızdaaaa!
Erkek ve kadın arasında aşk dışında bişey olamaaaaz!
Aslı zaman içinde Efe’nin sevgisini öğrendi,şaşırdı,utandı,üzüldü.Sonra deriiiin derin düşünüp kararını verdi,anladı ki o da Efe’yi seviyooooo.
Beşinci doğrulama!
Yazmayayım artık kafanıza kafanıza iyice dank etmiştir.
Ha bir de Aslı’nın sokakta tanıştığı bir çocuk vardı,bir ara Aslı ile çıkıyordu.O çocuğun da bir çocukluk kankası vardı.Sonra Aslı öğrendi ki o kanka kız,bu çocuğa aşıkmış meğer.Ne yaptı etti,çocuğun kızı farketmesini de sağladı ve ikisini Esra Erol gibi biraraya getirip sevap bile işledi yani.
Bu da kadınla erkeğin arkadaş olamayacağına,bir tarafın mutlaka niyeti bozacağına dair o küf tutmuş yobaz zihniyete dizideki altıncı doğrulama,altıncı onay verme,altıncı tasdiktir yani.
Yakında bu dizide,Deniz’in babası Ayşe Teyze’ye,Deniz’in annesi Mine’nin dayısına,Aslı’nın babası Efenin yengesinin annesine aşık olursa da hiç şaşırmayacağım.Çünkü bu dizide birbirini tanıyan herkes bir şekilde birbirine aşık olabiliyor.
Arkadaşlık,dostluk,fasa fiso.Hikaye!
Aslı’nın ablası Canan’a,bilmem kaç bölüm boyunca “Canan bacım” diye hitap etmiş olan sebzeci Bilal bile gün gelip Canan’a aşkından ona evlenme teklif edebiliyorsa,bu dizide her şey mübah demek ki…
Finalde,Efe,Deniz’in annesiyle evlenirse şaşırmayın.
Aslı da Efe’nin abisini ayartıp karısından boşatıp evlenebilir mesela.Zavallı dul kadıncağız da intikam için Canan’ın çocuğunun babasıyla ilişkiye girebilir.
Kadınla erkek yanyana mı?Tu tu tu tu…Allah korusun.
Ateşle barut mübarek.
Dizi gençlere vermesi gereken mesajı yeterince verdi gibime geliyor.
Çocukluk arkadaşlarınıza,kankalarınıza,dostunuza sırdaşınıza şööööyle bir alıcı gözüyle bakıverin.Belki de aşk yanıbaşınızda duruyordur!
Yuh artık,yuh!

17 Eylül 2008 Posted by | Aslı, deniz, Efe, kavak yelleri, mine, televizyon dizileri, yerli diziler | 3 Yorum

>KAVAK YELLERİ KABAĞI İYİCE OYDU,İÇİNE BADE KOYDU YOK ARTIK YAAA

>Daha yeni yazmışım Kavak Yelleri Kabak Yelleri oldu diye,üzerinden azıcık zaman geçmiş şimdi diziye ohaaa demekten kendimi alıkoyamıyorum.
Senaristler Deniz karakterine aşırı sempati var,biraz da Efe’yi öne çıkartalım mı dediler,nedir,Deniz artık dizinin kendi atmosferi ve kendi romantizminden iyice sapıtmış ve tiksindirmiş durumda kendi kitlesini.
Şart mıdır kardeşim bu kadar 13-14 yaş kitlesinin hayranlıkla izlediği bir diziyi bu şekilde rotasından sapıtmak,skandal ararken bula bula bunu mu buldunuz dizinin monotonluğunu kırmak uğruna.

Benim onüç yaşındaki oğlum artık diziyi izlemek istemediğini söylüyor.Deniz ve Mine’den tiksindiğini söylüyor.
Tamam,hayatın gerçekleri,her genç hayatında hata yapar.Ama dizilerdeki hatalar,seyirciyi,dizinin yarattığı romantizmin ve masum hataların rotasından çıkartıp da mide bulandırıcı bir seviyeye getirince seyirci de şunu der…
YOK ARTIK,ÇÜÜÜÜŞŞŞ OHAAAAA!!!
Ahan da dedim bile!

(Tuliş…sakız çiğnerken de düşünebilen kadın)

01 Nisan 2008 Posted by | Aslı, deniz, Efe, kavak yelleri, mine | Yorum bırakın

>KAVAK YELLERİ,KABAK YELLERİ OLDU

>
Kavak Yelleri’ni izlemeye başladığımda,Urla’da bulunuyordum ve dizinin orada çekildiğini öğrenince,herkes gibi belki tanıdığım mekanları görürüm merakı ile izlemeye başlamıştım.
Sonrasında ise dizi sıcak konusu ile pek çok kişiyi olduğu gibi beni de sarıverdi.
Ama bunlar,tıpkı bir Mardin’e bir İstanbul’a sürüklenip duran,hava koşulları nedeniyle en uygun iklime göre senaryosu değiştirilen Sıla’daki gibi,Urla’yı bırakıp,İstanbul’a göçüverince,Kavak yellerinin yerini iyice kabak tadı almaya başladı.
Aynı liseden mezun ve dersaneye falan gitmeyen dört gençten üçü İlle de İstanbul’da farklı bölümlerde okullar kazanabiliyorlarken,Efe bir baltaya sap olamadı hala.Neden İzmir’de değil de onca sıkıntıya,evsizliğe,masrafa katlanıp yanıbaşlarındaki İzmir’den birer okul yazmadılar ,bu zaten dizinin ilk kafa karıştıran yönüydü.
Zaten dizi bir yaz dizisiydi ve tutunca senaryolar değiştirildi,böylece spontan ve araştırılmayan fikirlerle uydurma senaryolar furyasına balıklama dalıverdi.
Öyle saçmalıklar ve öyle amaçsızlıklar dikkati çekmeye başladı ki izlerken artık bu kadar özensizliğe de pes diyor insan.
Bir kere dizide zaman sorunu var.
Deniz şubat tatili diye habire evde uyuyup dururken ve senaryo yazarken,aynı Şubat tatilinde,Aslı okulda,hocasından fırça yiyor.
Aslı,Mine ve Su okullarına başladılar tatil bitti ancak Deniz hala daha okula adımını atmış değil.
Aslı’nın bir tıp fakültesi öğrencisi olarak o kadar çok boş vaktinin olması ve her fırsatta Deniz ve Efe ile boş gezenin kalfası oynaması zaten gerçekten çok uzak.
Aslı’yı evde ders çalışırken gören oldu mu hiç?
Efe’nin saçma sapan fikirlerle okumaktan vazgeçmesi,diziyi izleyen binlerce gence yanlış mesaj vermiyor mu?
Üstelik de o saçma fikirlerle para kazanması,ikinci yanlış mesajı vermedi mi?
Okumazsanız okumayın,eninde sonunda yırtacaksınız!!! gibi bir mesajı?
Aslı’nın vakit yokluğundan dolayı(her şeye vakit buluyor da Deniz’in senaryosunda oynaması gerekince vakti olmuyor) Deniz’in çekeceği kısa filmde oynayamamasını hadi sindirdik diyelim.E vakti olmayan kız yine çekim esnasında oralarda dolanıyor,yiyecek falan alıp ekibi doyurma görevine soyunuyor?Orada duracağına oynasın ya!!!
Hem filmde ben oynayamam diyor,Denizin evinden oyuncu kız Duygu’yu arayıp ona teklif götürmeye gidiyor,gidince Deniz’in yarışmayı kazandığı müjdesi olan zarfı kapıp Denizin çalıştığı kafeye koşuyor.Ama aslında kendisisin araması gereken Duygu’yu orda yeni oyuncu adayı olarak görünce de bozuluyor.E şimdi bu ne perhiz bu ne lahana turşusu kardeşim!
Efe’nin ağabeyi ile Yengesi yani Metin ve Gönül sözümona hafta sonu evlerini taşıyorlarken,her ikisi de işyerlerinden gelen telefonla işlerine koşuyorlar.Ama hem haftasonu vurgulanıyor hem de aynı gün Mine ve Su okulda kantinde muhabbetteler.Bu dizideki okullar hem şubat tatilinde hem de haftasonlarında açık galiba.
Ayrıca haftasonu polis memuru Metin yeni ekip arkadaşıyla tanıştırılıp hop göreve yollanıyor,hani Metin ev taşımak için izin kullanmıştı?
Yeni görevi de sokaklardaki kapkaççıları yakalamak ama komiserin bir şartı var,normal insan gibi değil,sevgili gibi,karı koca gibi davranmaları gerekiyormuş.

Sanki evli çiftleri dolandıran bir şebekenin peşindeler!!!
Ya da sanki kapkaççılar sadece çift olanlara musallat olur!!!!
Kadın polis tek gezse de yem gibi,Metin onu arkadan takip etse olmuyor mu?
Mine,adı Cem Ergun olan babasını arıyor,sadece adını biliyor çünkü.Annesine bir telefon açıp da babamın mesleği neydi diye sormaktansa,internetteki tüm Cem Ergun adlı meslek erbablarından telefonla randevu almayı daha kolay görüyor!
Ya da anneannesine soramaz mı yani babam ne iş yapardı,biliyor musunuz diye?
Sanırım artık Efe’nin abartılı esprileri,Aslı’nın ekran başındakileri çıldırtan kıskançlıkları ve Deniz’e nefes aldırmayan hastalıklı sevgisi,Aslı’nın babasının ve ailesinin üç karış bostan yan gel yat osman misali Ayşe Hanımların köşküne yerleşmeleri,üstüne Su’nun,Bilal’in de gelip orda yaşamaya başlamaları,yeni doğan bebek falan derken koloni halinde yaşanan insanların dağınık hikayelerinden oluşmuş inandırıcılıktan uzak senaryo iyiden iyiye kabak tadı vermeye başladı.
Dizinin amacı nedir,neyi anlatıyor,bir grup gencin hayatla sınavını mı,bir grup gencin sıkı arkadaşlık anlayışını mı,bir grup gencin gününü gün etme,olmayacak hayaller peşinden koşup koşup bir yerde duvara toslamasını mı?
Bakalım haftaya ne olacak diye merakla beklenen akıcı bir hikayeden yoksun bu dizinin artık birbirinden haberdar ve spontan gelişmeyen fikirlerle senaryo yazacak iyi senaristlere ihtiyacı var diye düşünüyorum çünkü kavak değil kabak yelleri esmeye çoktan başladı.
Dizinin kaliteli olan tek şeyinin ise Pinhani’nin ve arada bir Şebnem Ferah’ın güzel müzikleri ve youmları.O kadar!















14 Mart 2008 Posted by | Aslı, deniz, Efe, kavak yelleri, mine, televizyon dizileri, Urla, yerli diziler | 2 Yorum